top of page
  • Esra ASLAN

İstanbul

Güncelleme tarihi: 24 Mar 2021

İstanbul deyince gözlerim dolar benim… İstanbul benim ilk aşkımdır aslında ve benimle birlikte bütün şair ve sanatçıların… İstanbul, canım İstanbul…

Tarihi yarım adadan söze başlayayım önce.. Fatih’in emaneti Fatih’ten… Burada oturuyorsanız canınız hiç sıkılmaz mesela.. Çok üzgünsünüz, gider Fatih camiine iki rekat namaz kılıp sonra Fatih Sultan Mehmet Han’ın türbesini ziyaret edip bir fatiha okursunuz, sonra avlusunda yarım saat oturup termosla çay satan çocuklardan bir bardak çay alır içersiniz, o çayın lezzetini hiç bir yerde bulamazsınız.. O dinleNmenin tarifi yoktur, aklınızda olan bir sorunun cevabını bulmadan ayrılmazsınız oradan. Yavuz sultan selim camii eşsiz manzarası doyumsuz gökyüzü ve deniz.. nefes aldığım nadir yerlerden biridir çok seviyorum orayı eğer bir gün yolunuz düşerse muhakkak ziyaret etmelisiniz, oradaki manevi havayı ciğerlerine solumanın tarifi yoktur yaşamak lazım..

Fatih’i anlat anlat bitiremem ben, Ayasofya derim kalırım.. 86 yıllık ciğer yangınımızdır, camii olana kadar içeerisine girmeyi kendime yediremediğim canım Ayasofya’m.. inanırmısınız içerisine ilk defa camii olduktan sonra girdim.. ne acı değil mi? Bilet almayı atamın emanetini ayakkabıyla gezmeyi kendime yediremediğim Ayasofya’m. Camii olduktan sonra koşa koşa gittiğim muhteşem kokusunu ciğerlerime çektiğim Ayasofya’m, orada kıldığım iki rekat namazın verdiği huzur.. nasıl anlatılır nasıl kelimelendirilir ki.. gerçekten anlatılmaz yaşanır Ayasofya’m.. İstanbul bir çok medeniyetin birleştiği bir noktadır. Mesela balata indiğinizde rengarenk cumbalı evler ilk göze çarpandır, nasılda mükemmeldir.. herbirinin ayrı ayrı hikayesi vardır, yaşanmışlıklar vardır.. aşkları, acıları, sevinçleri, üzüntüleri vardır.. ama yinede dimdik ayaktadır, cumbalı evleri buram buram tarih kokar, Balatın sokaklarında gezerken kendinizi kaybeder vaktin nasıl geçtiğini anlamazsınız. Güzeldir Balat gözleriniz doyar tarihe Balat’ta.

Üsküdar.. Fatih kadar kıymetli değerli eşsizdir o manevi havası adımınızı attığınız anda içine çeker sizi.. Aziz Mahmut Hudayi Hz. Nin türbesine gitmeden olmaz, üsküdara gidecekseniz ilk orayı ziyaret etmelisiniz. Beykoz.. Yuşa tepesine çıktığınızda önce nefessiz kalırsınız, sonra o tertemiz havası nefessiz kalan ciğerlerinizi açar hayret edersiniz. Oradaki o İstanbul manzarası eşsizdir dersiniz kendi kendinize.. İstanbul’un neresine giderseniz gidin muhakkak ama muhakkak kendinize saklanacak dinlenecek bir yer bulursunuz herkesi kucaklar İstanbul.

İstanbul her sokağı ayrı, her caddesi ayrı neşeli, ayrı hüzünlü,canım şehrim, aşkım şehrim.. çoğu insanın İstanbul’un kalabalıklığından şikayet ettiğini biliyorum ama İstanbul o yüzden İstanbul aslında.. her kökenden insana sahip İstanbul.. güzel İstanbul, rengarenk İstanbul.. İstanbul aşkımı sizlerle paylaşmak istedim hangisini yazacağımı şaşırdım yazmaya başladıktan sonra. Boğazdan bahsetsem, mesela eşsiz manzarasından, çamlıca tepesinden bütün İstanbul’u görebildiğinizi zannedersiniz ama görünen sadece yarısıdır o muhteşem güzelliğin.. boğazın kıyısındaki tarihi yalıları göz doldurur ilk bakışta ama ben hep içinde yaşanan hayatları merak ederim. Ne aşklar yaşandı acaba o yalılarda, ne mutluluklar yada ne acılar, “hepsinin ayrı hikayesi vardır muhakkak” diye geçiririm içimden .. Kızkulesinden , Belgrad ormanından, Garipçeden.. hepsini anlatsam, inanın sadece birini anlatmaya kalksam sayfalarca yazabilirim.. İstanbul ilk aşkımsın. Sende doğdum, sende büyüdüm, sende yaşlanıyorum.. umarım sende ölürüm. Cümlelerimi sevgili Orhan veli Kanık’ın İstanbul şiirinin bir dizesiyle bitirmek istiyorum

İstanbul`u dinliyorum, gözlerim kapalı; Kuşlar geçiyor, derken; Yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık. Ağlar çekiliyor dalyanlarda; Bir kadının suya değiyor ayakları; İstanbul`u dinliyorum, gözlerim kapalı.

Sevgiyle kalın.

3 görüntüleme0 yorum
bottom of page